Monday, March 15, 2010

Bencillik Çağı




Hayalimdeki bencil figürünü daha iyi anlatan bir fotoğraf olamazdı fffffoundladığım gibi koydum.

Yalnızlık, en azından mütemadi yalnızlık, bence içten içe bencillikten gebermek, insanlarla iletişim halinde olmaktan ödü patlamak, hayatında üç beş ya da daha fazla kişiyi tutabilmek için çaba sarfetmenin dayanılmaz ağırlığı altında ezilip büzülmek; aslında iktidarsız olup darbeli matkap edasıyla salınmak gibi, aslında gay olduğunu bilmek ama göt korkusundan millete çaktırmaya tırsmak gibi, aslında gay olmak ama utanmadan homofobik takılmak gibi, aslında o filmi hiç izlememiş, o kitabı hiç okumamış, o şarkıyı hayatında hiç duymamış olup googlayıp wikileyip osuruktan teyyare bilgilerle ona buna hava basmaya çalışmak gibi...

Kendi karakterinden, kendi hayatından yola çıkıp 71 milyon türkü, 1 milyar 330 milyon çinliyi hatta 6.805.000.0000  milyar dünyalıyı genellemek gibi...

Bir adet sikkodan ilüstrasyona milyonlarca anlam yüklemek, yeee kımooon madafaka sepya götüm bi fotoğrafa roman düzmek. Herhangi bir filmde, resimde, enstalasyonda, görsel, işitsel, otta bokta hayatın anlamını bulmak..ama yanıbaşında dikilen, bir süredir orda duran, aslında yıllardır hep yanında olan, ya da sanki yıllardır hayatında varolan diğerlerine hiç benzemeyeni, ya da bin senelik arkadaşını görememek, görmek ama anlayamamak, aslında ne yaşadığını , nasıl olduğunu sormaya tenezzül etmemek... sormaktan korkmak

Sürekli benim sevgilim, benim hayatım, ben bunu yaptım, ben çok yetenekliyim, ben çok zekiyim, ben buraya gitmek istiyorum, ben burada kalmak istiyorum, ben oraya gelmem, ben çok eğlendim, ben çok mutsuzum, ben çok açım, ben çok tokum, ben sıkıldım, ben hep kendimi dinler dinler düşünür düşünüüür kurarım.

Sakin kalmak, kalabalıktan uzaklaşmak, kendine zaman ayırmak, tek başına kitap okumak, tek başına uyumak bu yalnızlık değil bu kafa dinlemek, kendine vakit ayırmak, yalnız değil bir süre tek başına kalmak o kadar.

Yalnız kalmak , yalnız kalmak istemek en kolayı, bu bir tercih değil bi zayıflık. ZOR OLAN HAYATINDA BİRİNİ, BİRİLERİNİ TUTMAYI BAŞARABİLMEK, yerse!

Politik olmak, optimist olmak, güleryüzlü olmak, anlayışlı olmak, yalaka olmak, empatik antipatik, goygoycu olmak değil! GERÇEK OLMAK. Kesinlikle hayatında her zaman gerçek insanları var etmek, sadecece hafta sonları gece üçten beşe görüpte konuştuğun, öptüğün, s..tiin sürreal gereksiz illüzyonu değil, yanlış yaptığında eşşek yüküyle laf işiteceğin, doğru yaptığında suratında embesil bir gülümseme kondurucak gerçek insanları tutabilmek.

Gerçekten birşeyler yapmak, çabalamak. Karar verdim artık böyle yapmicam yada yapıcam diye kendini günlerce, aylarca dinleyerek, sittin sene veremeyeceğin sözler tutarak değil,  harekete geçerek, zamanla neler yapabileceğini göstermek.

Şu yaşıma kadar daha bir insan evladına seni seviyorum sözlerini sarfedememiş, hatta genelde insan sevmeyen biri olarak ben galiba sözlere asla inanmıyorum kimsede inandıramaz, insan gerçekten birşey yapmak istiyosa yapar, çabalıyorum, çabaladım ama olmadı hepsi kendi kendini hayal kırıklığına uğrattığın zaman götü kurtarmak için salladığımız boş laf.


Aslında bu yazıyı hiçkimseye yazmadım yada herkese yazdım. Ama yazarken 28 senedir beraber yaşadığım insanlara artık hiç inanıp güvenmediğimi farkettim, bitti... Enerjimi benden sürekli 1 buçuk metre boyumu 100 cm aşan olgunluk, yorgunluk, destek bekleyipte akıl sağlığımı ne kadar bozduklarını görmeyen iki bencil insana değil, 10 SENEDİR HAYATIMDA TUTMAYI BAŞARABİLDİĞİM 7 TANE  DELİYE ve de +1, -1 müstakbel ruh hastalarına vericem.


Biterken; yalnız diil ama tek başına, gerçekten tek başına; ruhunu sıkan bi baba figürü, tutarsız bir anne figürü olmadan kendine hayat kurmayı başarabilmiş insalara hayranım, mümkünse o kadar güçlü olmak istiyorum.

Çok büyük rollerdeyim; amma acıklı yazmışım, 15 dk içinde ayağıma taş bağlayıp fsm köprüsünden atliyacağım.

No comments:

Post a Comment